Sık Sorulan Sorular

Hipnoz, uyku ve uyuma durumu değildir. Tarihinden bu yana hipnoz yoluyla uyuma söz konusu olmamıştır. Hipnoz, Kelime olarak yunancadan gelen bir kelimedir. Hypnosis uyku tanrısının adıdır. Bilinen anlamda uyku durumu hipnoz ile oluşturulamaz. Hipnoz için bahsedilen uyku, mecazi bir durumdur. Gerçek anlamda kendinden geçmek anlamına gelebilecek bir uyku söz konusu değildir. Hipnoz yaşayan bireyler herşeyin farkındadır. Bilinci tam olarak açık ve farkındalık hali vardır. İrade tamamen açık durumda olur. Gözler kapalı olabilir ama tüm duyular açıktır ve kişi bilinçlidir

Hipnoz bir uyku ve uyuma durumu olmadığından uyanama-ma durumu da söz konusu değildir. Zaten uyanık olunan bir durumda olursunuz.

Hipnoz, tamamen iradeli olunan, bilincin açık olduğu ve farkında olunan bir zihinsel haldir. Hipnotik trans altındayken zihniniz kontrol altına alınamaz. Hipnoz, sizin isteğinizle belirli bir amaçla uygulanan terapotik bir yöntemdir.

Hipnoz yöntemiyle uygulanan Psikoterapiye Hipnoterapi denilmektedir. Hipnoterapiyi uygulayan terapiste ise hipnoterapist denir. Bir hipnoz seansında hipnoterapistin sizin kişisel sırların ve özel hayatınızla ilgilenmesi söz konusu değildir. unutulmamalı ki; hipnoz bilinçli bir süreçtir. İstemediğiniz bir sırrınızı anlatmaz veya söylemezsiniz. İsteminiz dışında bir kelime bile söylemezsiniz.

Normal zeka seviyesine sahip her birey rahatlıkla hipnoz olabilir. Zeki insanlar, daha az zeki olanlara nazaran daha hızlı ve etkin hipnoz olurlar. Çocuklar ve ergenler hipnoz olmaya en yatkın yaş grubudur. Çocuk, ergen ve yetişkin grubundaki kadın ve erkekler rahatlıkla hipnoz olabilir. Hipnoz olmak istemeyen bir insana hipnoz yapmaya girişmek de etik değildir.

Zeka geriliği olan bireylere hipnoz yapılamaz. Demans hastası bireye hipnoz yapılamaz. Psikoz grubu hastalarına hipnozu sadece konuya hakim hekimlerin uygulaması gerekir.

Hipnoz halindeyken herşeyi duyar, işitirsiniz. Hipnoz deneyimi yaşarken uyku ve kendinden geçme gibi veya narkoz almış gibi kendinizden geçmezsiniz. Hipnoz sihirli ve mistik bir durum değildir. Sihirli bir durum yaşamazsınız. Hipnozun her seviyesinde bilinciniz yerinde olur. İradeniz tamamen kendi kontrolünüzde olur. Bu nedenle herşeyi duyarsınız. Bu durum hipnozda olmadığınız anlamına gelmez.

Hipnoz, tehlikeli bir uygulama değildir. Hipnoz, hayatımızın her alanında doğal olarak zaten var. Hipnoz yöntemini terapide kullanmanın bir sakıncası yok. Hipnoz terapisi için bir uzman ile görüşmenizde yarar olduğunuzu düşünüyorum. Ruh sağlığınızı ehil olmayan ellere teslim etmemenizi öneririm. Bu nedenle hekim ya da psikolog ile görüşmenizi öneririm.

Kişiliği güçlü olan veya kişiliği güçsüz olan kavramları tartışılır bir durumdur. Bununla birlikte kendisini güçlü kişiliğe sahip olduğunu düşünen ve hipnoz olmam diyen insanların daha etkin şekilde hipnoz olabileceklerini belirtmek isterim. “ Hipnoz olmak istemiyorum “ demek başkadır. Hipnoz olmak isterim ama “ Hipnoz Olamayacağımı düşünüyorum ”  farklı kavramlardır. Birisinde Bilerek ve isteyerek hipnoz olmak istemediğini söyleyen bir kişi var ki; Bu durumda hipnoz uygulanmasını istemeyen kişiye etik olarak hipnoz yapmaya çalışmak kesinlikle doğru değildir. Diğer tarafta hipnoz ile terapi görmek istediğini ve yaşadığı sorunları aşmak istediğini belirten ancak hipnoz olamamak gibi bir endişesi olan bir birey ise daha farklıdır. Bu durumda hipnoz girişiminde başarılı olunur. Bir bireye zorla hipnoz yapmaya çalışmak ya da istemiyorum diyen bir insanı hipnoz yapma girişimi doğru ve terapotik değildir.

Hipnoz esnasında kendinizi kaybetmezsiniz. Kontrolünüzü kaybetmezsiniz. Çünkü her zaman farkında olursunuz ve bilincinde olursunuz. Herşeyi duyarsınız herşeyin farkında olursunuz. Hipnoz esnasında olup biten herşeyi hatırlarsınız. Dolayısıyla bilincinizi de kontrolünüzü de kaybetmezsiniz.

Hipnoz bilinçli bir durumdur. Hipnozda bulunduğunuz süre içinde size kimse istemediğiniz birşey yaptıramaz. Yada istemediğiniz birşey söyletemez. Ya da sizin istemediğiniz birşey yaşamazsınız. Unutmayın ki; hipnoz tamamen bilinçli ve farkında olunan bir durumdur. Size zarar vermek ya da sizi korkutmak gibi bir amacı olamaz. Sizin kendi isteğinizle hipnoz durumu elde edilebilir. Sizin isteğiniz dışında hipnoz uygulaması yapılamaz.

Hipnoz durumu, sizin isteğinizle oluşturulabilen bir durumdur. Dolayısıyla istemeniz inanmanız ve güvenmeniz önemlidir. Hipnoz yoluyla sorunlarınıza çözüm bulmak istediğiniz zaman istek inanç ve güven duygusuna sahip olmanız gereklidir. Güvenmediğiniz inanmadığınız ve istemediğiniz halde hipnoz yönteminden yarar görme durumunuzda olmayacaktır.  Ya da kısmi yarar görebilirsiniz. Hipnoz yöntemiyle bir probleminizi gidermek istediğinizde hipnoterapistinize güvenmeniz gereklidir. Hipnoz yöntemine ve Hipnoterapiste inanmanız güvenmeniz ve istemeniz çok önemli bir unsurdur.

Hipnoz yöntemine ve hipnoterapiste inanmanız, güvenmeniz ve istemeniz çok önemlidir. Bununla birlikte bilinmelidir ki;  Hipnoz sihirli bir güç değildir. Her konuda her soruna iyi gelen bir yöntem de değildir. Hipnoz bir tedavi yöntemidir. Her tedavi yönteminde olduğu gibi bir sürece ihtiyaç duyar. Bir çırpıda hemen iyileşmeyi beklemek, tek seansta sonuçlar almayı beklemek doğru da değildir. Rasyonel de değildir. Tek seansta iyileşmeyi beklemeyin. Aynı zamanda tek seansta sorunlarınıza çözüm bulacağınızı söyleyenlere de inanmayın. Güvenmeyin. Hemen hemen her zaman sorunların çözümü için bir sürece ihtiyaç duyulur. Bu süreç kişiden kişiye ve konudan konuya her zaman değişir.

Hipnoz bir terapi yöntemidir.  Kişilerin yaşadığı sorunlar farklı farklı olabileceği gibi aynı sorunu yaşayan bireylerde dahi kişiden kişiye farklı sürelerde sonuçlar alınabilir. Örneğin; Panik atak Konusunda Hipnoz yöntemiyle olumlu sonuçlar almak mümkündür. Ancak bazı kişilerde 4-5 seans yeterli olabilirken bazı kişilerde çok çok daha uzun seanslar sürebilmektedir.

Hipnoz mekanik bir uygulama süreci değildir. Her insanın farklı özellikleri farklı kişilik yapıları olduğunu unutmamak gerekiyor. Bireysel özelliklerimiz bizleri diğer insanlardan farklılaştıran, ayrıştıran şeylerdir. Herşeyimizle diğer insanlardan farklıyız. Bizi sevindiren, mutlu eden ya da bizi sıkıntılandıran olaylar ve durumlar da doğal olarak farklıdır. Geçmişte yaşadığımız olaylar ve sorunlar da farklılık gösterir. Bu nedenle doğaldır ki her bireyin seansları kendine özel olarak sürer.

Kaç seansta sonuca gidileceğinden daha çok, seanslarınıza ve terapistinize güvenerek süreci yaşamanızı öneriyorum. Gerçekten sorunlarınızdan kurtulduğunuzu anladığınızda bu durumu terapistinizle değerlendirebilirsiniz.

Hipnozun aşamaları vardır. Hafif, orta ve derin hipnoz diye isimlendirebileceğimiz her bir aşamasında bilinçli ve farkında olursunuz. Orta seviyede hipnoz hali ile derin seviyede hipnoz olmanın birbirine bir üstünlüğü yoktur. Hipnozun hangi aşamasında olursanız olun, bu durum bir avantaj ya da dezavantaj değildir. kendi kendinize yardımcı olmak amacıyla derin hipnoza girmeye çalışmak ya da fazla derin hipnoza girme-meye çalışmak gibi bir gayret de doğru değildir.  Herşey kendi akışında doğal ve normal olmalıdır. Unutmayın ki; hipnozun hangi aşamasında olursanız olun bilinçlisiniz, Uyumazsınız ve kendinizi kaybetmezsiniz.

Hipnoz yapma yöntemleri uzmandan uzmana değişiklik gösterir. Her hipnoterapistin kendine özgü yöntemleri vardır. Bir terapistin uygulama yöntemi diğeriyle tamamen aynı değildir.  Tv lerde, filmlerde, dizilerde gösterildiği gibi tek bir yöntemi yoktur. Özellikle köstekli saat sallanarak hipnoz yapılması gibi mutlak ve tek bir yöntemle hipnoz yapılması zorunluluğu yoktur. Aynı zamanda hipnoz olmak tek başına yeterli değildir. Aslolan hipnoz yöntemiyle hangi terapotik yöntem ve tekniklerin uygulanıyor olduğudur.

Hipnoz, özelllikle avrupa ve amerika Birleşik devletlerinde 1950 li yıllarda bir tedavi yöntemi olarak onaylanmıştır. Hekim ve psikologların kullanımına sunulmuştur. 2015 yılında Ülkemizde çıkarılan kanunlarla hekim ve klinik psikologların eğitim ve sertifika almak koşuluyla uygulamasına izin verilmiştir. Gecikmiş de olsa oldukça önemli bir gelişmedir. Böylelikle Yasal olarak bir tedavi yöntemi olduğu ülkemizde de Kabul görmüş hekim ve Klinik Psikologların uygulamasına izin verilmiştir. Bu meslek alanlarının dışındaki kişilerin uygulaması ise ceza yasalarıyla sınırlandırılmıştır.